Akademik

Çocuğum Yazı Yazmak İstemiyor

Çoğunlukla bu isteksizliğin 2 nedeni vardır:

  1. Biyolojik nedenler
  2. Sosyal nedenler

Bizim için çok basit görünen “yazma” işlemi, ilkokula yeni başlayan çocuğumuz için daha zor olabilir. Özellikle erkek çocuklarında daha geç gelişen ince motor kas becerileri (parmak kasları buna bir örnek), kalemi tutarken, küçücük alana yeni öğrendiği sesi hem de yönüne uygun bir şekilde sığdırmaya çalışırken ciddi bir efor harcar. Bu kısmı nedenlerin biyolojik olanıdır. Yani kas gelişiminden kaynaklı, çocuk çabuk yorulduğu için isteksizdir.

İşin kötüsü çizdiği harfin hatalarını da net bir şekilde gördüğünden, iyi yazamadığını düşünür, yapmakta zorlandığını fark eder ve motivasyonu düşer. Bir de başında devamlı, ona yanlışını gereğinden fazla vurgulayan, her hatasını düzelten, mükemmeliyetçi, güzel yazdığı harfler için onu taktir etmeyen, yazdıklarını silen ya da yırtan bir ebeveyn varsa; kim yazmak ister ki?

Zaten bir cümle için çok emek harcamıştır ama yazmak için uğraştığı kelime hem beğenilmez hem de silinir gider. İşte bu kısmı da sosyal nedenidir. Çocuk, yazdığı yazının çevresi tarafından beğenilmediğini düşünür ve çoğunlukla düzeltildiği için yazmaya isteksizdir.

Öncelikle çocuğun penceresinden bir bakalım:

  • İlkokula başlamadan önce okuma-yazma ile ilgili bu kadar sembol ve kural yoktu. 
  • Şimdi hem okuma hem yazmayı daha fazla yapıyoruz.
  • Daha küçük satırlara o harfleri sığdırmam lazım. 
  • Yazarken bir yandan da harflerin yönü doğru olmalı.
  • Parmaklarım, yazarken gerçekten çok yoruluyor.
  • Bu uzun yazıları yazmak düşüncesi bile beni strese sokuyor çünkü başarabileceğimden emin değilim.
  • Peki ya bu yazdığımı da beğenmedikleri için silerlerse… O zaman baştan mı başlamam gerek?
  • Bazen de bakmadan yazmam gerekiyor ama ya “atlet” derse annem… Onu henüz bakmadan yazmayı bilmiyorum…

Peki ne yapabiliriz? 

  • Her gelişim döneminde yaptığımız gibi, hızlı bir sonuç beklemek yerine okuma-yazma sürecinde de ona zaman verelim.
  • Hevesini kıracak olumsuz söylemlerden olabildiğince kaçınalım.
  • Hatasını söylerken, mutlaka olumlu bir dil kullanalım. Örn: “e” harfini çok beğendim, belki biraz “t” üzerinde durabiliriz ama eminin kısa bir zamanda onu da çok güzel yazacaksın. 
  • Yazdığını silerken kendisine soralım ya da nedenini açıklayalım. Mecbur kalmadıkça silmekten kaçınalım. Örn: “Emek verdiğin için silmeyi hiç istemiyorum bu sözcüğü ama daha iyisini yapabileceğine eminim.”
  • Yorulduğunu söylediğinde “makul bir süre sonra” kısa molalar verelim.
  • Çabası için onu taktir edelim.
  • Çocuğumuza güvendiğimizi hissettirelim.

Tüm bunların dışında yazı yazdığı ortamda rahat olduğundan emin olalım. (Masa-sandalye boyutu, rahatlığı, uygun bir kalem ve sessiz bir ortam.)

Çocuklarımızla empati kurmaya çalışırken beden ve algısı gelişiminin bizden çok farklı olduğunu unutmayalım. 

Sevgiler

Derya AMAÇ

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir